MESUT YILMAZ'DAN MEMLEKETİNDE ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

Bağımsız Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, seçim bölgesi Rize'ye geldi. Seçimlerden sonra ilk kez Rize'ye gelen Yılmaz'a "Rize'ye geç gelmenizi neye bağlıyorsunuz" diye soru soruldu.

Yılmaz, “Ben Rize’nin meselelerinin çözümünün temelinde siyasetin olduğunu düşünüyorum. Benim buraya gelip Rizeli'nin yakından takip ettiğim dertlerinde onları teselli etmenin fazla bir anlamı yok. Benden beklenen çözüm ortaya koymaktır. Çözümde siyasi olduğuna göre benim evvela bu siyasi çözüme katkıda bulunmam lazım. Bütün hemşerilerimin bilmesi lazım ki elimden gelen katkıyı sonuna kadar kullanıyorum. Bu siyasi bütünleşme sağlanırsa Rizeli'nin dertleri de sahibine kavuşmuş olacaktır” dedi.

YILMAZ'DAN "KÜRT AÇILIMI" DEĞERLENDİRMESİ

Yılmaz, hükümetin yürüttüğü Kürt açılımını değerlendirdi. Yılmaz, “Şu ana kadar bu projenin içinde ne olduğunu kimse anlamadı. Doyurucu bir açıklama da yapılmadı. Ben, İçişleri Bakanının partilerle ve sivil toplum örgütleri ile yapılan görüşmeleri izliyorum. Oralarda da bu konuda hükümetin ortaya koyduğu her hangi bir paket ve somut tedbir yok. Şu anda üzerinde yorum için erken görüyorum. Türkiye’nin bütün sorunlarının olduğu gibi bu en önemli sorununun da çözümü hükümetin görevidir. Bu konuda herkesin Hükümete yardımcı olması lazım.Ama hükümetinde bu konuda devlet sorumluluğuna uygun davranması lazım. Başbakan’ın PKK’yı kınamadıkça DTP ile görüşmeyeceğim sözüne rağmen DTP’ nin devamlı PKK’ya sahip çıkmasına rağmen onunla görüşmüş olması maalesef devleti bu konuda zayıflatmıştır. Dolayısıyla yanlış bir başlangıç yapıldı. Ümit ediyorum ki sonu hayırlı olur. Bende ve bu konuda siyasi iktidarın dışında kalan herkesinde çözüm için destek vermesi gerekir. Benim tavrım budur. Hükümete bu konudaki eksikliklerini giderir ve akılcı bir çözüm bulunması için gereken sorumluluk bilincine kavuşur” dedi.

"HÜKÜMET YANLIŞ YOLDA"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün "İmralı’yı bir yana bırak" sözlerine değinen Yılmaz, “İmralı’yı bir yana bırak yeterli değildir. Muhatap alınan DTP, eğer İmralı’yı kendisine kılavuz olarak benimsemişse hükümette dolaylı olarak İmralı ile masaya oturmuş demektir. Buda maalesef yanlıştır. Hükümetin çözüm arayışı içerisinde olmasını destekliyorum. Çözüme herkesin elinden gelen katkıyı vermesi gerektiğini söylüyorum. Ama hükümetin yolunun yanlış olduğunu ilave ediyorum. Daha önce Başbakan’ın tutumu doğruydu. Yani DTP, terörü lanetlemedikçe İmralı’dan kendini ayrıştırmadıkça bu işte muhatap alınmamalıydı. Ama tam tersine İmralı’ya sahip çıktığı halde İmralı’yı kendisinin önderi kabul ettiği halde DTP ile masaya oturmak, hükümet devleti zayıf düşürmüştür. Hükümetin devleti zayıf düşürmeye hakkı yoktur”

TÜRKİYE, BAYRAMDAN SONRA YENİ BİR SİYASİ KONJEKTÜRE KAVUŞACAK

Yeni siyasi parti kurma çalışmalarını değerlendiren Yılmaz, “Ben bundan sonra liderlik peşinde ve hevesinde değilim. Ama şuanda ülkenin bir açmazla karşı karşıya olduğunu ve bir siyasi boşluğun bulunduğunu bunun içinde bir alternatifin de ortaya konulması gerektiğine inanıyorum. Bu alternatifin aynı zamanda AK Parti içinde gerekli olduğunu düşünüyorum. Karşısında bir alternatif olmaması hem vatandaşı bezginliğe ve teslimiyete sürüklemektedir, hem de AK Parti’ ye yanlış yaptırmaktadır. Oysaki demokrasi bir alternatifler rejimidir. Ben bağımsız Milletvekili olarak meclise girdiğimden itibaren bu alternatifin oluşması için çalışıyorum. Şu anda buna en yakın noktadayız. En geç 1 yada 1.5 ay sonra Anavatan ve Demokrat Parti birleşmesini sağlayacağız. Bunu şuana kadar siyasetin içinde olmayan ama Türkiye’nin çözümlerine katkıda bulunabilecek bir takım önemli isimlerle takviye edip, benimde içinde olacağım yeni bir yapı ile milletin önüne bir alternatif olarak sunmayı planlıyoruz. Türkiye herhalde bayramdan sonra yepyeni bir siyasi konjonktüre kavuşacaktır. Bu da Türkiye’nin karşı karşıya olduğu hem ekonomik hem de siyasi bütün sorunların çözümü için bugünkünden çok daha elverişli, milletin yararına olan bir konjonktürün doğmasını sağlayacaktır. 7-8 yıl millet alternatif arayışındadır. Bütün bunlar şekillenmek üzeredir. Türkiye’yi alışılmış ve bıkılmış eski parti tipinden farklı yeni bir parti yapısı ortaya koyacağız. Muhtemelen genel başkanı farklı ama Başbakan adayı farklı olan yeni bir siyasi yapı ortaya koyacağız. Çalışmalarımız son aşamaya geldi. Çok kısa zamanda Anavatan ve Demokrat Partinin sayın başkanları bunu kamuoyuna açıklayacaktır” dedi.

"ORTAYA SİYASİ BİR ALTERNATİF SUNMAYA ÇALIŞIYORUM"

Rize’de çay yetiştirilmeye başlandığından bu yana hiç bu kadar sıkıntı çekilmediğini ifade eden Yılmaz, “Çay üreticisinin şikayetini yüksek sesle dile getirmesine en önemli engel siyasi konjonktür Eğer vatandaş arkasında bir siyasi alternatif göremese halini ve şikayetlerini dile getiremez. Ben bu alternatifi ortaya koymaya çalışıyorum. Bu alternatifi ortaya konulduğunda göreceksiniz vatandaş sorununu çok daha rahat dile getirecektir. Bunu dile getirdiğinde siyasi sonucunun da arkasından geleceğini görecektir. Türk siyasetinin en büyük eksikliği budur. Vatandaşın sesinin yükselmemesinin sebebi de budur” dedi.

"BAŞBAKAN HERKESİ KENDİ GİBİ ZANNEDİYOR"

Ekonomik krizle ilgili sorulan bir soruya Yılmaz, “Başbakan krizin farkında değil. Daha öncede teğet geçti demişti. Vatandaşın yaşadığı sıkıntıları bilmeden krizi anlayabilmesi mümkün değildir. O herkesi kendi gibi rahat zannediyor. Vatandaşın sıkıntısını anlamıyor. Ama bilmelidir ki ekonomi öyle zart zurtla yürümez. Emir vererek yönetilmez. Evvela vatandaşın durumunu anlamalı ve sonrada buna çözüm getirmelidir” dedi.

YILMAZ, KÖYÜNDEKİ HES PROJESİNİ DEĞERLENDİRDİ

Yılmaz, köyü olan Çayeli ilçesi Çataldere’de yapılan HES protestosuyla ilgili soruya ise “Rize İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma yönünde bir karar almış. Ama mahkeme kararını uygulamaya koymuyorlar. İdari bir takım izinlerle yatırımların devamına çalışıyorlar. Bu tabii hukuk devletinde çıkmaz bir yoldur. Eninde sonunda bu yola tevessül edenler bunun sonuçlarına da katlanırlar” dedi.